17 Temmuz 2013 Çarşamba

gidenler...

ölümler hep çok zamansız ve çok insafsız. aslında doğum kadar doğal bir şeyin hayatımıza kattıkları ve alıp götürdükleri çok başka. ölümler çok ani. ve evet hepsi çok üzücü.

'geride kalan' olmak en zoru. çünkü insan aklı çok acımasız ve en beklenmedik zamanlarda çok minik detaylarla bile geri getiriyor gidenin düşüncesini, kendisini, anılarını. Aslında bir yere gittikleri de yok da işte normal hayat koşuşturmasında saklanıyorlar aklımızın bir köşesinde. 

Her şeyi siliyor ölümler, başka tüm acıları, saçma dertleri, ağrıları. Ayşe'm gitti biliyorum, babaneciimi yolladık sonra, bir de teyzecim gitti, biliyorum yani. her seferinde her acı beni biraz daha büyüttüğünde karar verdim, daha da dolu ve güzel yaşamaya, dedim ki kafana takma şu küçük şeyleri (tabii ki bir drama queen olarak bunu hiç başaramadım) ama dolu dolu yaşamaya çalışıyorum işte kendimce.. 

ve
bugün yine büyüdüm, çok farklı bir açıdan büyüdüm. her gidende en çok kendi üzüntümü yaşamıştım ama bu sefer bir başkasıyla birlikte üzüldüm kendi kendime. onu görmemenin onun yanında olmamanın dünyanın sonu gibi hissettiğim, içimi çeken çok zaman oluyor. ama bugün ilk defa onun bir yerlerde yaşamına devam ettiği gerçeğiyle ve huzuruyla da yaşayabileceğimi hissettim. çok uzun zaman sonra, sadece birinin 'var' olduğunu bile bilmenin yetmesi gerektiğini hissettim. bugün yine üzüldüm, bugün yine büyüdüm.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder