27 Ağustos 2013 Salı

homlıs.

geldim, rüyalarımın şehrine, okuluna ve hayatına geldim. uçakta yediğim sandwichin arasındaki PARMESANLI MAYONEZ'den sonra aldığım kararın ne kadar doğru olduğunu bir kere daha farkettim :) obez olmaya niyetim yok korkmayın, ama cidden doğru yerdeğim. burayı bu kadar seviyor olmama rağmen hiç bütün bir ömrümü geçirebileceğimi düşünmedim, ve hala düşünemiyorum. ha keşke burda doğsaydım dediğim çok oluyo (günde 10 kere falan) ama bu kadar salak ve sorunsuz olmayı kaldırabilir miydim bilmiyorum. hayatımda dramaların yeri bu kadar büyükken bu insanlar kadar umursamaz ve rahat olamazdım sanırım.

İNANILMAZLAR! benim gibi bir paranoyak için aslında ilk iki gün biraz arada geçti, homelesslara olan korkumu bilmiyor olabilirsiniz ama delinin deliyi çekmesi gerçeğiyle karşı karşıyayım ve burda deli çok. deli deliden korkmaz söylemi doğruysa sanırım senelerdir kendime biçtiğim sıfat anlamsız kalıyo çünkü ben hepsinden inanılmaz korkuyorum. Mesela dün metroya binip kendi kendine bağıran zenci abiden çok korktum, o kadar sinirliydi ve boş konuşuyodu ki bir an için gözgöze gelseniz size ne bakıyosun diye bağırıp üzerinize yürüyebilirdi. ya da bi alt sokağımdan eve gitmeye çalışırken bi evin bahçesine sinmiş pis uzun saçlı amcanın beni gördüğü anda koşarak arkamdan gelmesi sebebiyle 3 blok boyunca korka korka alakasız yerlerde yürüyüp izimi kaybettirdikten sonra eve koşuşum görülmeye değerdi. sonuç olarak korkuyorum, ama bugün oryantasyona gelen inanılmaz yakışıklı polis abimm korkmamamızı ve eğer bir şey olur da üzerimize gelirlerse anında çığlık atmamızı söyledi, hemen kaçıyolarmış. ha tabi bi de naynvanvan'ı arayabilirmişiz which is very cool!

neyse çok homelesslı yazı oldu bu, sanırım sebebi cidden onlardan başka hiç bir sorunumun olmaması, ha bi de odamdaki gereksiz çinli kız! dünyadaki en gerizekalı çinli olabilir. neyse bir ay sonra taşınıyomuş, sakinim.


2 yorum: